İsrail’in Gazze’de işlediği soykırıma ve İran’a yönelik son saldırıya dikkat çeken Faruk Güler, ABD’nin bu süreci yöneten asıl aktör olduğunu belirtti. NATO’nun bu hukuksuzluğu desteklemesini ise “uluslararası haydutluğun kurumsallaşması” olarak tanımlayan Güler, “Sessizlikle veya diplomatik cümlelerle bu vahşet durmaz. Milli Görüş yıllar önce ‘İsrail laftan değil, güçten anlar’ demişti. Haklı çıktık” ifadelerini kullandı.

“İncirlik ve Kürecik Derhal Kapatılmalı, BOP’tan Ayrılmalıyız”

Hükümete çağrıda bulunan Güler, dış politikada şu adımların derhal atılması gerektiğini vurguladı:

İncirlik ve Kürecik üsleri kapatılmalı,

İsrail’e giden enerji hatları durdurulmalı,

Türkiye’nin BOP eş başkanlığı görevi resmen reddedilmeli.

“Türkiye kendi egemenliğini ancak bağımsız ve şahsiyetli dış politika ile koruyabilir. Bugün değilse ne zaman?” dedi.

“Ekonomide Felaket Tablosu Gizlenemez, Halk Perişan”

Faruk Güler, iktidarın ekonomi yönetimini de sert ifadelerle eleştirdi. TÜİK verileriyle gerçek hayatın örtüşmediğini belirten Güler, şu değerlendirmelerde bulundu:

Yoksulluk sınırı 80 bin TL’yi geçti, asgari ücret 22 bin TL’de kaldı.

Açlık sınırı 27 bin TL’ye dayandı.

2025’in ilk 5 ayında 49 bin esnaf iflas etti.

İşsizlik oranı %30’u aştı, icra dosyası sayısı 23 milyonu geçti.

Bireysel kredi borcu 4,4 trilyon TL’ye ulaştı.

“Vatandaşa sabır çağrısı yapanlar, enflasyonu TÜİK rakamlarıyla değil, pazardaki etiketlerle ölçsün” ifadelerini kullandı.

Güler, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Biz bu milletin alın terini faize değil üretime, adaletsiz düzene değil kalkınmaya yönlendireceğiz. Yeniden Refah Partisi iktidarında çiftçiye, esnafa, işçiye gerçek destek gelecek. İthalata değil yerli sanayiye dayalı bir ekonomi kuracağız. Şimdi değilse ne zaman?”